15 Ekim 2020 Perşembe

WiFi Nedir? Nasıl Çalışır?

 

WiFi NEDİR? NASIL ÇALIŞIR

      Eğer şu anda bir kafe, kütüphane, otel, havaalanı veya apartman dairesi içerisindeyseniz yüksek ihtimalle kablosuz ağların içindesiniz demektir. Günümüzde pek çok insan kablosuz İnternet teknolojisini kullanmakta. Diğer adıyla WiFi veya IEEE 802.11 telsiz yerel ağ standardı. Aynı zamanda belediyeler, alışveriş merkezleri, plazalar ücretsiz ve düşük maliyetli İnternet’i sakinlerine sağlamakta. Yakın gelecekte kablosuz ağ teknolojileri geliştiğinde kablolara ihtiyacımız kalmaması olası hatta şu anda bile birçok otorite tarafından öngörülebilir durumda.

        WiFi teknolojisinin birçok avantajı bulunmakta. Kablosuz ağların kurulumu kablolulara göre ucuz ve aynı zamanda kolaydır. Ayrıca kablolar gibi görüntü kirliliği yaratmazlar bazen bir kablosuz ağa bağlı olduğumuzu bile unutabiliyoruz. Bu makalede, bilginin kablosuz olarak dolaşmasına izin veren teknolojiye bakacağız. Evinizde kablosuz bir ağ oluşturmak için ne gerektiğini de gözden geçireceğiz.

        İlk olarak WiFi temellerine bir göz atalım…

                WiFi NEDİR?

        Kablosuz ağ, tıpkı cep telefonları, radyolar ve televizyonlar gibi radyo dalgalarını kullanır. Özünde bir kablosuz ağ üzerindeki iletişim, iki yönlü telsiz kullanımına çok benzer.

İşte yapılan işlemler:

  1. Bilgisayarın veya telefonun kablosuz adaptörü, verileri bir radyo sinyaline çevirir ve ufak bir anten yardımıyla iletim sağlanır.
  2. Kablosuz yönlendirici (router) sinyali alır ve kodlanmış olan sinyali çözer. Yönlendirici verileri fiziksel ve kablolu bir Ethernet bağlantısı kullanarak İnternet’e gönderir.
  3. Bu işlemler aynı zamanda tersinirdir yani yönlendirici, İnternet’ten veriyi alır, bunu bir radyo sinyaline çevirir ve aygıtın kablosuz adaptörüne gönderir.
        WiFi iletişiminde kullanılan alıcı ve vericiler (telsizler) Walkie-Talkie, telefonlar ve başka cihazlarda kullanılan telsizlerle çok benzerdir. Bu telsizler radyo dalgalarını 0 ve 1’leri (ikili sayı sistemi) radyo dalgalarına dönüştürebilir, bu dalgaları gönderebilir veya alabilir, radyo dalgalarını 0 ve 1’lere dönüştürebilirler. Ancak WiFi telsizlerinin diğer telsizlerle arasında farklar vardır:

        2.4 GHz ve 5 GHz frekanslarında iletim gerçekleştirebilirler. Bu frekanslar, cep telefonları, telsizler ve televizyonlar için kullanılan frekanslardan oldukça yüksektir. Daha yüksek radyo frekansı, sinyalin daha fazla veri taşımasına izin verir.

        Çeşitli standartları olan 802.11 ağ standartlarını kullanırlar. 802.11 ağ standartlarında bulunan alt standartlar:

  • 802.11a: 5 GHz frekansında iletim yapar ve saniyede 54MB hızına kadar veri iletebilir. Ayrıca, radyo sinyalini bir alıcıya ulaşmadan önce birkaç alt sinyale bölen daha verimli bir kodlama tekniği olan dikgen frekans bölmeli çoğullama (orthogonal frequency-division multiplexing - OFDM) kullanır. Bu teknik sinyal karışımını büyük ölçüde azaltır.
  • 802.11b: En yavaş ve en ucuz standart olan 802.11b bir ara çok popülerdi fakat daha hızlı standartlar ucuzladıkça kullanımı büyük ölçüde azaldı ve azalmaya devam ediyor. 2.4 GHz’de iletim yapan bu standart saniyede 11MB veri iletebilir ve hızları iyileştirmek için tamamlayıcı kod anahtarlama (complementary code keying - CCK) modülasyonunu kullanır.
  • 802.11g: 802.11b gibi 2.4 GHz’de veri iletimi yapar fakat ona göre daha hızlıdır. Saniyede 54MB veri iletimi yapabilir. Bunun sebebi ise 802.11a gibi OFDM tekniğini kullanmasından kaynaklıdır.
  • 802.11n: standartların en yaygın olanıdır ve a, b ve g ile geriye uyumludur yani geçmiş versiyonlar ile uyumludur. Diğer standartlara göre hızı ve menzili önemli ölçüde geliştirilmiştir. Örneğin, 802.11g teorik olarak saniyede 54 MB veri iletmesine rağmen, ağ tıkanıklığı nedeniyle yalnızca saniyede yaklaşık 24 MB hızlara ulaşır. Ancak 802.11n'nin saniyede 140 MB kadar yüksek hızlara ulaşabildiği söyleniyor. 802.11n, her biri saniyede maksimum 150 MB olmak üzere dört veri akışına kadar iletebilir, ancak çoğu yönlendirici (router) yalnızca iki veya üç veri akışına izin verir.
  • 802.11ac: 2013'ün başlarında oluşturulan en yeni standarttır. Henüz yaygın olarak kullanılmamaktadır ve Institute of Electrical and Electonics Engineers (IEEE) organizasyonunda hala taslak halindedir, ancak bu standartı destekleyen cihazlar halihazırda piyasada bulunmaktadır. 802.11ac, 2,4 GHz bandında n ve 5 GHz bandında ac (ve dolayısıyla diğerleri de) ile geriye uyumludur. Parazitlenmeye daha az meyillidir ve öncekilere göre çok daha hızlıdır, gerçek hızları daha düşük olsa da tek bir akışta saniyede maksimum 450 MB iletme yeteneğine sahiptir. 802.11n gibi birden fazla uzamsal akışta iletime izin verir. (İsteğe bağlı olarak sekize kadar) Bazen frekans bandından dolayı 5G olarak adlandırılır bazen ise birden fazla akışta saniyede 1GB’ı aşma potansiyeli nedeniyle Gigabit WiFi olarak da adlandırılmaktadır.
        Diğer 802.11 standartları, araçların içindeki geniş alan ağları (WAN'lar) veya bir kablosuz ağdan diğerine sorunsuz bir şekilde geçmenizi sağlayan teknoloji gibi kablosuz ağların belirli uygulamalarına odaklanır. WiFi telsizleri, üç frekans bandından herhangi birinde iletim yapabilir veya farklı bantlar arasında hızla "frekans atlama" yapabilirler. Frekans atlama, paraziti azaltmaya yardımcı olur ve birden çok cihazın aynı kablosuz bağlantıyı aynı anda kullanmasına izin verir.

        Hepsinde kablosuz adaptör olduğu sürece, birkaç cihaz İnternet’e bağlanmak için tek bir yönlendirici (router) kullanabilir. Bu bağlantı yöntemi kullanışlı, neredeyse görünmez ve oldukça güvenilirdir ancak, yönlendirici hata oluşturursa veya çok sayıda kişi aynı anda yüksek bant genişliğine sahip uygulamaları kullanmaya çalışırsa, kullanıcılar parazit yaşayabilir veya bağlantılarını kaybedebilir. 802.11ac gibi daha yeni ve daha hızlı standartlar bu konuda bize büyük ölçüde yardımcı olmaktadır.

        WiFi erişim noktasından İnternet’e nasıl bağlanıldığına bakalım...
    

                WiFi BAĞLANTI NOKTALARI        

        WiFi hotspot, erişilebilir bir kablosuz ağın bulunduğu bir alandır. Bu terim çoğunlukla halka açık alanlardaki kablosuz ağları ifade etmek için kullanılır. Bazılar ücretsizken bazılarının kullanım ücreti vardır. Bir cep telefonu veya hücresel bir ağa bağlanabilen harici bir cihaz kullanarak kendi mobil erişim noktanızı oluşturabilirsiniz.

        Halka açık WiFi bağlantı noktalarından veya evinizdeki ağdan faydalanmak istiyorsanız, yapmanız gereken ilk şey cihazınızın gereken donanıma sahip olduğundan emin olmaktır. Çoğu dizüstü bilgisayar ve birçok yeni masaüstü bilgisayar, yerleşik vericilerle birlikte gelir ve hemen hemen tüm mobil cihazlar da WiFi özelliklidir. Bilgisayarınız halihazırda gereken donanıma sahip değilse, bilgisayarınızın kart yuvasına veya USB bağlantı noktasına takılan bir kablosuz adaptör satın alabilirsiniz. Masaüstü bilgisayarlar için USB adaptörler kullanabilir veya bilgisayarın kasası içindeki PCI yuvasına takılan bir adaptör satın alabilirsiniz. Bu bağdaştırıcıların çoğu birden fazla 802.11 standardı kullanabilir. Aldığınız kablosuz adaptörü USB girişine taktıktan sonra gerekli sürücüleri kurduğunuzda kullanmaya başlayabilirsiniz. Halka açık erişim noktalarında İnternet’e bağlanabilmek son derece kullanışlıdır. Bu noktalar, yanınızda bulunan cihazlar ile kolay bir şekilde, evinizde olmanıza gerek kalmadan İnternet’e ulaşım imkânı sağlamaktadır.

        Şimdi ise evinize nasıl kablosuz bir ağ kurulur bölümüne geçelim.

                KABLOSUZ AĞ KURMAK


        Evinizde zaten ağa bağlı (mobil veri veya WiFi fark etmez) birkaç cihazınız varsa, kablosuz erişim noktasıyla kablosuz bir ağ oluşturabilirsiniz. Ağa bağlı olmayan bilgisayarınız varsa veya Ethernet ağınızı yerine kablosuz ağa geçmek istiyorsanız, bir kablosuz yönlendiriciye ihtiyacınız olacaktır.

        Bir kablosuz ağ oluşturmak için gerekli donanımlar şunlardır: 

  • Kablonuza veya DSL modeminize bağlanmak için bir bağlantı noktası.
  • Bir adet yönlendirici
  • Ethernet çıkış portu
  • Bir güvenlik duvarı
  • Kablosuz erişim noktası
        Kablosuz bir yönlendirici, bilgisayarlarınızı ve mobil cihazlarınızı birbirine, bir yazıcıya ve İnternet'e bağlamak için kablosuz sinyalleri veya Ethernet kablolarını kullanmanızı mümkün kılar.

        Çoğu yönlendirici, her yönde yaklaşık 30 metre kapsama alanı sağlar, ancak duvarlar ve kapılar sinyali engelleyebilir. Eviniz çok büyükse, yönlendiricinizin menzilini artırmak için menzil genişleticiler veya WiFi güçlendiriciler satın alabilirsiniz.

        Kablosuz bağdaştırıcılarda olduğu gibi, yönlendiriciler de 802.11 standartlarını kullanabilir. Genellikle 802.11b standardını kullanan yönlendiriciler diğerlerine göre biraz daha ucuzdur, ancak 802.11b daha eski olduğu için 802.11a, 802.11g, 802.11n ve 802.11ac yönlendiricilerinden daha yavaştır. Günümüzde ise yönlendiricilerde en yaygın kullanılan standart 802.11n standardıdır. Yönlendiricinizi ilk takıldığında varsayılan ayarlarda çalışmaya başlamalıdır. Çoğu yönlendiricinin ayarları bir Web arayüzü tarafından ayarlanabilir.

        Aşağıdaki güncellemeleri yapabilirsiniz:

  • Hizmet kümesi tanımlayıcısını (SSID) yani kablosuz bağlantımızın ismini değiştirebiliriz. Varsayılan isim genellikle aygıtın modelidir.
  • Yönlendiricinin kullandığı kanalı değiştirebiliriz. Çoğu yönlendirici varsayılan olarak 6. kanalı kullanır. Bir apartman dairesinde yaşıyorsanız ve komşularınız da 6. kanalı kullanıyorsa, parazit yaşayabilirsiniz. Farklı bir kanala geçmek sorunu ortadan kaldırılabilir.
  • Yönlendiricinizin arayüzüne giriş yaparken kullandığınız giriş sistemini değiştirebilirsiniz. Çoğu yönlendirici standart kullanıcı adı ve şifre kombinasyonu kullanan genel kullanıma açık bir oturum açma sistemi – arayüzü kullanır, bu nedenle kendi kullanıcı adınızı ve parolanızı ayarlamanız sizin için daha güvenli olacaktır.
  • Güvenlik, ev kablosuz ağının ve halka açık WiFi erişim noktalarının önemli bir parçasıdır. Yönlendiricinizi açık bir erişim noktası oluşturacak şekilde ayarlarsanız, kablosuz kartı olan herkes sinyalinizi kullanabilir.
        Güvenlik, kablosuz ağ erişim noktalarının önemli bir parçasıdır. Erişim noktanızı açık hale getirdiğinizde başka aygıtların ağı kullanmasına imkân sağlamış olursunuz. İstemediğiniz aygıtların ağa bağlanmasını engellemek için çeşitli yöntemler mevcut. Güvenlik önlemlerinin güncel olduğundan emin olmak da önemlidir. WEP (Wired Equivalency Privacy) güvenlik önlemi bir zamanlar geniş alan ağlarının yani WAN (Wide Area Network) güvenliği için standarttı. WEP algoritmasının temel amacı, herhangi bir kablosuz ağı kablolu ağlar kadar güvenli hale getirecek bir kablosuz güvenlik platformu oluşturmaktır. Ancak bilgisayar korsanları (hacker) bu algoritmadaki güvenlik açıklarını buldular. Günümüzde WEP ile çalışan WAN’ların güvenliği, korsanların oluşturduğu programlardan ötürü tehlikede ve bu programlara ulaşmak çok basit. Bu önlemin yerine, Geçici Anahtar Bütünlük Protokolü (TKIP) şifrelemesini kullanan ve WEP'ten önde olan ancak artık güvenli olarak kabul edilmeyen WiFi Korumalı Erişim'in (WPA) ilk sürümü geçti.

        Ağınızı güvende tutmanız için aşağıdaki yöntemlerden birini veya her ikisini birden kullanabilirsiniz:

  • WiFi Korumalı Erişim sürüm 2 (WPA2): WEP ve WPA'nın yerine geçmiştir. Günümüzde WiFi ağları için önerilen güvenlik standardıdır. Kurulumunu nasıl yaptığınıza bağlı olarak, TKIP veya Gelişmiş Şifreleme Standardı (AES) şifrelemesini kullanır. AES en güvenli yöntem olarak kabul edilir. WEP ve ilk WPA'da olduğu gibi, WPA2 güvenlik sistemi sizden, bir parola ile oturum açmanızı ister. Halka açık erişim noktaları ya açıktır ya da WEP dahil olmak üzere mevcut güvenlik protokollerinden herhangi birini kullanır, bu nedenle evden uzaktaki bir ağa bağlanırken dikkatli olmalısınız.
  • Ortam Erişim Kontrolü (MAC): WEP, WPA veya WPA2'den biraz farklıdır. Kullanıcıların kimliğini doğrulamak için parola kullanmaz - bilgisayarın fiziksel donanımını kullanır. Her cihazın kendine özgü bir MAC adresi vardır. MAC adresi filtreleme, yalnızca belirli MAC adreslerine sahip cihazların ağa erişmesine izin verir. Eğer MAC adresi sorgulayan bir kurulum yaparsanız, yeni bir bilgisayar satın aldığınızda veya evinizde misafirler ağınızı kullanmak isterse, yeni cihazların MAC adreslerini onaylanan adresler listesine eklemeniz gerekir. Bu sistem de kusursuz çalışmaz. İşini bilen bir bilgisayar korsanı, bir MAC adresini taklit edebilir, yani kullandığı bilgisayarın ağa ait olduğunu göstererek ağı kandırmak için onaylanmış bir MAC adresini kopyalayabilir.
        Ağ güvenliği artırmak için yönlendirici ayarlarını da değiştirebilirsiniz. Örneğin, yönlendiricinin başka cihazlardan gelen IP isteklerine yanıt vermesini engellemek için WAN isteklerini engelleyebilir, yönlendiricinize bağlanabilecek cihaz sayısı için bir sınır belirleyebilir ve hatta uzaktan yönetimi devre dışı bırakacak şekilde ayarlayabilirsiniz. Ayrıca, ağ adınız olan Hizmet Kümesi Tanımlayıcısını (SSID) varsayılandan farklı bir adla değiştirebilirsiniz, böylece bilgisayar korsanları hangi yönlendiriciyi kullandığınızı hemen anlayamaz. Ve elbette çok güçlü bir şifre her zaman en iyi güvenlik önlemidir...

        WiFi ile ilgili yazım bu kadar. Çok uzun bir yazı oldu ve böyle olmasının sebebi bu yazıyı yazarken geçirdiğim süreç. Bu süreç içerisinde merak ederek çok fazla şey araştırdım ve bilgi sahibi oldum. Umarım ki aynı etkiyi sizin de üzerinizde bırakır. Çok teşekkür ederim, sağlıkla ve sağlıklı bilgiyle kalın. Hoşça kalın…




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder